Ve Manisa Tatilim- kuaför İle devam

Sabahtan beri yazacağım aklımda ama yoğunluktan bı türlü giremedim,zaten telefon olmasa napardim bilmiyorum bilgisayar basına geçemeye kalksam hic yazamayacakmisim :) Steve Jobs'un öldüğü bugün de onların deyimiyle toprağı bol oldun diyorum ve İ-phone gibi bir icati bize bahşettigi icinde sonsuz teşekkür ediyorum :( bide bizim deyimimizle Allah rahmet eylesin diyelim de tam olsun.
Şimdi gelelim bizim Minis'imizin Nişan telaşına.Dünkü yazımda bahsettigim gibi geceden hem Selin'ime hem kendime etek dikiverdim.İlk ogrenmeliklerim olduğu için düz dikiş ama kumaşım oyle güzeldi ki muazzam oldu bence siz ne dersiniz bakalım ?
Postu telden girdiğim için fotolarda karışıklık olma ihtimalinin yüksek olduğunu dusunerekten özür dileyerek sözlerime devam ediyorum.Güne annemin aldığı cıtır sicacikkkkkkk boyozlarla başladım ardından kostur kostur kuaföre.Bol bol simariklik yaptım,hopladim,zıpladim,birsürü fotograf çekildim ve Nişan ayakkabısına kendi adımı kendim yazdım:) Nisan ayakkabısına isim yazılır mı bilmem ama biz yazdık iste hihihi :))

Manisa Tatiline Devam

Herkese gunaydinnnn :) Hava ne kadar soğumuş da haberim yokmuş sabah erken kalkınca anladım, hani kalkarsınız elinizi yüzünüzü yıkarsınız,usursunuz de tekrar yatağa atar yumusacik battaniyeye sarmalanirsiniz,5 dakika 5 dakika daha diye söylenir ve telefonunuzun ertelemesi de durur ya artık isteeeee kıs gelmiş demektir benim için ve ben bugün aynen böyle uyandım!İse geç kalmak üzereyken Hızır gibi yetişen Bulent abi sayesinde erkenden geliverdim isime.Bu sabahın uzun özetinden sonra gecelim Manisa tatilimden görüntülere.
Birgun oncesinde okadar yorulmusuz ki,malum minişimizin Nişan alışverişi vardı.iste bu yorgunluktan dolayı dedik ki kızlarla aksama buluşuruz,ama dayanabilir miyiz? Saat 16.00 civarı telefon çalıyor dıt dıt dıt dıtdıttı dıt dıt ben acıyorum,kim olabilir ki tabiki canım ciğerim selin'im efendim dememe kalmadan ayyy cok sıkıldım izmire gidelim hadi diyor ben yirgunluguma ve mayisikligima bile dayanamıyor hemen evettttt diyorum ama ordan bir ses daha annem neden olmasın diyor,sonra Selin'imin annesi de eklenince düşüyoruz iki anne kız yollara.Bizim datlu kızımız Selin'imiz bizi Manisa'dan İzmir'e kadar götürüyor da Alsancak'a kadar gitmeye cesaret edemiyor tek rahat gidebildigi yer olan daimi durağımız Forum Bornova'ya kapağı atıyoruz.Once yemek molası,alışveriş Tur'u ve ardından kahveleri yudumlayan 4'lu hoş sohbetler eşliğinde geri donüyor Manisa'ya.Peki Manisa'ya gidince ayrılıyorlar mı hayır yeni öğrenmeye başlayıp bı etek dikiveren ve onu bundan önceki postumda yayınlayan ben Selin'me de etek dikmeye koyuluyorum.Tabi pimpirikli kızımız bı kusur buluyor söküp yeni bastan dikmeye soz verip selinim ve anneciğini gönderiyoruz malum yarına Nişanımız var :)) Ama ben onlar gidince boş duruyor muyum hayır tabi ki sevdim ben bu dikiş I'sini hem selinin eteğini dikiyor hem de kendime bı etek dikiyorum ikisi de pek guZel oluyor. Kendime diktiğim eteği yarın ki Nisan postunda göreceksiniz surprizzzzz ;))
Öperim hepinizi ;)

Hellooo

Uzun bir aradan sonra herkese merhabalar, yürekten kucak dolusu sevgiler :)) O kadar cok özledim ki blogumu,yazmayı sizleri anlatamam.E yazsaydın ozaman diyecek olursanız öncelikle artık evde olmadıgımız ve annemin de internetle işi olmadıgı için kapattırmış neti, telefonumdan post giremez miydim girerdim de kırk yılda bir gitmiş memleketime hasret giderdim diyelim. Manisa ya gitmemin sebebi ise hayırlı bir us içindi, canım arkadasim Mine'min nisani.Buarada farkettim ki ben bunlarla ilgili ilk günümde bir post hazırlamismisim olsun silmiyorum ozaman yazdıklarımı devam edelim ozaman :)
Malum kızımızın nişanına az kaldığı için eksik gedik neyi var onları alalım,sac provası yapalım diye buluştuk.Aman yarabbim ne yorulduk ne yorulduk anlatamam, ne zor işlermiş bu isler gözüm korktu valla :)) hihihi sonra bı yemek arası, ardından evlere dağılmada ve sonrasında tekrar aksam buluşmacasi ve bizim evde bütün kızların toplanması.yorucu ancak dolu,bol dedikodulu ve sevdiceklerimle beraber missss gibi birgundu ;)

HATIRALAR DA KALAN GÜZEL GÜNLER

            Önce ki günler de düğün için Uşak'a gittiğimi yazmıştım kına gecesi postunda,Hem düğün hem de ziyaretler ikisi de birarada oldu.Uzun süredir hatta senelerdir görmediğim hala,teyze,kuzenler hepsini görme fırsatım oldu.Ben hoşbeşlerden pek hoşlanmayan kişilik olarak gitmek zorunda olduğum halde gidesim hiç gelmiyordu ama gittikten sonra anladım ki akrablarla görüşmek,hasret gidermek ne güzel birşeymiş.Bugüne kadar bunu yapmadığım için pişmanlık duymadım desem yalan olur,herşey herkes çok güzeldi.Gitmek istemeyip gidip sonra da dönmek istemedim o derece yani.Sadece ziyaretlerde değild tabi ki gelmek istemememin sebebi en büyük etkenlerden birisi de misss gibi tertemiz havası ve çok hoşlandığım köy hayatı misali bahçeli evde 4 gün yaşamaktı.Dedemin evi o kadar güzeldi ki hergün kuzenlerle bahçe de yaptığımız keyifler paha biçilemezdi.Miss gibi hava da,çiçeklerle dolu bir bahçe de,şehir hayatından ,işten,stresten uzakta 4 gün,ben geri gitmek istiyorummmm :)

             İlk gittiğimiz gün dedemin bahçesinde görüp bayıldığım bu çiçekler öteki gün koparılmıştı kim kopardıysa çok sinirlendim!!!

                    Bu kuzine sobayı görünce keşke kış olsaydı da kestane yapsaydık diye iç geçirmedim değil yani :)

               Çiçekler koparılmadan önce :(

            Ve sırf bu taze nohutlar için pazarı alt üst ettik.Bileniniz var mı bilmiyorm ama nohutun taze hali çok çok lezzetlidir.Ben taze nohutun hastasıyımdır bi çuval olsun hepsini yerim o derece.Eğer biryerde görürseniz kesinlikle tavsiye yerin derim :)

              Halamın torunu bu tattlı mı talı tosuncukla geçirdiğim zaman ise paha biçilemezdi yerim ben seni:)

             Ve mangal yaktığımız bigün kokusuna kapılıp bahçeye atlayan bu pisiciğin fotosunu çekmeye çalışırken bana ıslık çalar gibi bi poz verdi bende mest oldum :)
              İşte böyle güzel günlerdi hatıralarda kalan :))))


             Kelebekli üst : stradvarius
             Kahve siyah üst : h&m
             Tayt : batik
             Spor ayakkabı : New Balance
             Gözlük : Prada
             Saatler : Swatch,DKNY

KEFALUKA OTEL BODRUM GEZMECESİ

            Tatilin ilk günü Kefaluka da olduğuma dair kısacık bi post hazırlamıştım.Şimdi fotolarla tamamlayayım dedim.Gitmeden önce hava durumunun kötü olacağı ve 4 günlük tatilimizin full yağışlı geçeceğini göstermesine rağmen şans bize güldü ve sadece bir gün çok az yağdı sonrasını tamamen güneşe bıraktı.Otel muazzamdı tesis yemekler herşey çok güzeldi sadece uzak olması sorundu ama onu da araba kiralayarak çözdük.Otel Yalıkavak'taydı ve hergece Bodrum merkeze inmek için yarım saat yol çektik ve yollarda çok korkunçtu.Öyle ki yollar bozuk ve ışıksızdı ama eğlence olunca bunlar vızzz gelir mi gelir.Yani tek sorun yoldu.Bunun yanında otelde Miss Model Of Turkey yarışmasının olması da cabasıydı,bu sebeple otel baya bi hareketliydi.Bizde bu yarışma furyasında baya bi eğlendik.Uzun lafın kısası deniz,güneş,havuz,sauna,eğlence,mojito veeee p.s. ı love you derken mükemmel bir tatil geçirdim.

            Otele gelir gelmz kendimizi iskeleye atıp mojitolarımızı yudumlayarak deniz ve güneşin tadını çıkarttık mı çıkarttık valla :)

              Bu tatlı mı tatlı yunuslarla yüzmek istedim ama ne yalan söyliyi azıck tırstığım için yanaşmadım foto çekmekle yetindim :)

              Havuzun keyfi ise paha biçilemezzzz!!!

             ve Vittoria club

           I love Mojito ;))

             Ve yarışmadan bikaç kare,zaten çok fazla dayanamadık,çok uzun konuşmalar vs açıkcası sıkılık vktimiz burda harcamaktansa otelden çıkmak en iyi fikirdi.Hande Yener'i en sona çıkarmasalardı onuda dinleyip gitmekti ama kısmet olmadı.
             Paylaşabildiğim fotolar bu kadar.Helva yı da anltmadan geçemicem acayip eğlendim,biraz kalabalıktan boğulsakta Helva süperdi.Son gecemiz de ise bodrum barlar sokağı bomboştu tek dolu olan yer helva idi oraya gittiğimiz için Gümbet barlar sokağına gidelim dedik.Bomboş Bodrum B. sokağından sonra Gümbet'inde boş olacağı düşüncesiyle gittik ama barlar sokağına girince kalabalığı görünce dumur olduk :) Gümbet acayip kalabalıktı. Posh ve arkasından bikaç adını hatırlayamadığım barıda gezip tatil maceramızı tamamladık.
             Tekrar tatil yapacağım günü iple çekerek kaçıyorum ;))